İK Blog

İş Hayatında İlişkilerde Güçlü Olmak

İş hayatında veya günlük hayatımızda kurduğumuz ilişkilerde "güçlü taraf" olmamızı sağlayacak ipuçlarını sizin için derledik.

Sosyal yaşantımız ve sosyal çevreyle kurduğumuz iletişim, kendimizi nasıl hissettiğimizden, iş motivasyonumuza dek hayatımızı birçok anlamda gözle görülür bir şekilde etkiliyor. Kişisel yaşam ve sosyal çevre dengesini sağlayabilmek, sosyal çevrede kurduğumuz iletişimleri güçlendirmek amacıyla çoğumuz bazı yollara başvurabiliyoruz. Bu masum taktikler, kurduğumuz sosyal ortamda kendimizi daha rahat hissetmemize ve bu sayede daha iyi iletişim kurmamıza yardımcı oluyor.

Sosyal ilişkilerinizde avantaj sağlayacak, kurduğunuz iletişimlerde güçlü taraf olmanıza yardımcı olacak ve insanlara nasıl yaklaşmanız gerektiği konusunda yol gösterecek psikolojik ipuçlarını sizler için derledik.

Beyninizi rahatlamayı unutmayın.

relax work place ile ilgili görsel sonucu

Beynimiz, sahip olduğumuz en karmaşık organımız. Onunla kurduğumuz ilişki de bir o kadar karmaşık. Hatta güçlü bir aşk-nefret ilişkisi diyebiliriz… Beynimiz üstünde hakimiyete sahip olduğumuzu düşünsek de, çoğu sosyal ortamda beyin, bizi olası “tehlike”ye karşı koruyor. Dolayısıyla çoğunlukla yabancıların bulunduğu yerlerde kendimizi konforlu hissedemiyor, bu da bize normalde yapmayacağımız şeyler yaptırıp, söylemeyeceğimiz şeyler söyletebiliyor. Ne zaman olduğunuz gibi davranabileceğiniz bir alan yaratırsanız, o zaman yeni tanıştığınız insanlarla daha kolay iletişim kurabilir, hatta onların sizden ilk adımda hoşlanmasını sağlayabilirsiniz.

Beden dili kullanımına dikkat edin.

İlgili resim

Sosyal ilişkiler söz konusu olduğunda, yapılan en büyük kabalıklardan biri, yapmakta oldukları sohbeti bölmek. Eğer sohbet ediyor olan bir gruba dahil olmak istiyorsanız önce vücut dillerine dikkat edin. Eğer bedenleri size doğru dönüyor ancak ayakları hala başka birine doğru bakıyorsa, o kişi o sırada bölünmek istemiyordur. Ancak siz geldiğinizde hem bedenleri hem de ayakları size doğru dönüyorsa bu, o kişiyle sohbet edebilirsiniz anlamına geliyor.

Biriyle tartışırken karşısında değil, yanında durun.

argument workplace ile ilgili görsel sonucu

Hepimiz zaman zaman kendimizi sıradan bir sohbetin bir anda alevlendiği tartışmaların içinde bulabiliyoruz. Böyle zamanlarda ilk olarak karşınızdaki insana “yanlış” olduğunu söylemek yerine, savunduğunuz şeye neden inandığınızı açıklayın ve bu sırada o kişinin karşısında değil yanında durun. Bu sihirli hareket, tartıştığınız kişinin sizi bir tehdit olarak görmesinin önüne geçecek.

Sohbet sırasında karşınızdakini onaylayın.

İlgili resim

Yaptığımız hareketlerin birçoğunun altında, onaylanma ihtiyacı ve isteği yatıyor. Biriyle sohbet ederken onun sizden hoşlanmasını sağlamak istiyorsanız, söylediklerini dinlerken onu bolca onaylayın ve onun için önemli olan noktaları sesli bir şekilde tekrar edin. Bu, o kişide iyi bir dinleyici olduğunuz algısını yaratacak.

Pozitif geri dönüşler almak için kafa sallayın.

İlgili resim

İster yüklü miktarda bir satış gerçekleştirmeye çalışıyor olun, ister arkadaşınızı dışarı çıkmaya ikna etmeye çalışıyor… Bir şey anlatırken karşınızdaki kişinin sizi daha kolay onaylamasını ve o kişiden pozitif geri dönüşler almak istiyorsanız, konuşurken ve anlatırken bolca göz teması kurun ve kafa sallayın. Böylecek karşınızdaki kişi yavaş yavaş sizinle aynı fikirde olduğunu düşünmeye başlayacak.

Karşınızdakinin sizi dinleyip dinlemediğini anlamak için kollarınızı kullanın.

conversation work place body language ile ilgili görsel sonucu

Bizim için önemli olan şeylerden bahsederken kimi zaman kendimizi akışa kaptırabiliyor, karşımızdaki kişinin bizi dinleyip dinlemediğine dikkat etmeyebiliyoruz. Eğer sohbet ettiğiniz kişinin konuşmayı takip edip etmediğini anlamak istiyorsanız kollarınızı bağlayın. Genelde birebir konuşmalarda eğer karşımızdaki insanı dinliyorsak onun vücut dilini taklit etme gibi bir eğilimimiz var. Dolayısıyla karşınızdaki kişi sizi dinliyorsa o da kollarını bağlayacaktır.

İsimleri unutmamak için konuşma sırasında birkaç defa tekrar edin.

İlgili resim

Biriyle ilk kez tanışırken, ismini öğrenmeye çalışmaktan çok kendi ismimizi doğru söylemeye dikkat ederiz. Oysa yeni tanıştığımız biri ismimizi sesli söyleyince kendimizi ne kadar değerli hissederiz, öyle değil mi? Eğer daha fazla isim unutmak istemiyorsanız, bundan insanlarla ilk tanışma anınızda size isimlerini söyledikten sonra, tekrar edin. Hatta tekrar etmekle kalmayın, o kişiyi başka bir arkadaşınızla tanıştırırken adını siz söyleyin.

Konuya değil, duygulara odaklanın.

İlgili resim

Eğer bir insanın söylediklerinizi daha heyecanlı bir şekilde dinlemesini istiyorsanız, dünyanın en sıkıcı konusundan bahsedecek olsanız dahi, karşınızdakinin duygularını harekete geçirmeye çalışın. Heyecan, mutluluk ve merak duyguları, insanların sizi dinlemek için zaman ayırmalarını ve dikkatini size vermelerini sağlar. Bunu yapmak için izleyebileceğiniz bazı pratik yollar var. Örneğin konuşma sırasında duraklamak, karşınızdakinin merak duygusunu, yaptığınız farklı tonlamalar heyecan duygusunu ve betimlemeler ve canlandırmalar da mutluluk ve kahkaha atma isteğini uyandırabilir.

Kendinize güveniniz olduğunu karşı tarafa gösterin.

self confident people in job interview ile ilgili görsel sonucu

Anlık kurulan iletişimlerde, kendine güvenmek, çok şey bilmekten daha etkili olabiliyor. Örneğin bir iş görüşmesinde ne kadar çok şey bildiğiniz değil, kendinizi nasıl ifade ettiğiniz çok daha belirleyici olabiliyor. Göz kontağı kurun, ellerinizi kullanın, ses tonunuzu değiştirin ve mimiklerinizden faydalanın. Beden dilinin ikna kabiliyeti, sandığınızdan çok daha fazla!

Gerçek olana kadar olmuş gibi davranın.

self confident people in job interview ile ilgili görsel sonucu

Hiçbirimiz anne karnından “iletişimin tüm sırlarını çözmüş birer profesyonel” olarak doğmuyoruz, ama nasıl olacağımıza karar verebiliyoruz. Çekici göründüğünüze inanın, zamanla öyle hissetmeye başlayacaksınız. İkna kabiliyetinizin güçlü olduğuna inanın, zamanla insanların sizi onayladığını görmeye başlayacaksınız. Çünkü neye inanırsanız, o olursunuz.

İnsanların sizin hakkınızdaki düşüncelerini şekillendirmek için çalışma alanınızı organize edin.

Office Desk 201802 001

Büyük şirketlerin iş ortamını en uygun hale getirmek için neden bu kadar çabaladığını hiç düşündünüz mü? Çünkü çalışanlarının nasıl motive olacaklarını çok iyi biliyorlar. Yeni fikirler üretmek, yeni düşünceler edinmek, diğer insanları yaratıcılığınızla etkilemek istiyorsanız, önce çalışma alanınızı organize edin. Daha temiz alanlar demek, daha çok fikir demek!

Karşınızdakinin jest ve mimiklerini taklit edin.

 gesture and facial expression with workplace ile ilgili görsel sonucu

“Taklit mi? Ne kaba!” diyebilirsiniz. Ancak buradaki taklit kelimesi en masum anlamıyla kullanıldı. Bir ortamda saygısını kazanmak istediğiniz biri varsa, o kişinin jest ve mimiklerini taklit ederek ona yakın olduğunuzu belirtin. Eğer saygısını kazanmak istediğiniz kişi kahkaha atıp bolca espri yapıyorsa, onu kollarınız bağlı ve ciddi bir surat ifadesiyle dinlemeyin.

Tepkilerinizi kontrol altında tutmaya özen gösterin.

trying to stay calm in workplace ile ilgili görsel sonucu

Çok fazla farklı insan tipinin ve algının olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Dolayısıyla kimi zaman yanlış anlaşılmaların ya da gerginliklerin önüne geçemiyoruz. Böyle durumlarda her daim kazanan taraf olmak istiyorsanız, anlık duyguların sizi kontrol etmesine izin vermeyin. Biri size hakaret ediyorsa ya onu duymazlıktan gelin ya da ona karşı güler yüzlü ve sakin davranın.

Karşınızdakine dokunmaktan çekinmeyin.

İlgili resim

Karşınızdakinin size güvenmesini istiyorsanız, ona dokunun. Özellikle bir şeye gülerken ya da bir konu hakkında ortak bir fikre sahip olduğunuz anlarda karşınızdakinin omzuna dokunun. Bu tür temaslar o kişiyle aranızda duygusal bir bağ oluşmasını sağlar.

 

Kentsel Dönüşüm

Ilaydag

İş hayatı ve insan kaynakları ile ilgili çok çeşitli içerikler

İLGİLİ İÇERİKLER

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu