Özellikle iş hayatında yükselmek isteyenler, iyi bir lider olabilmek için çok çabalıyor. Her ne kadar hep liderlik için bazı karakteristik özelliklerin olması gerektiği savunulsa da aslında durum bundan ibaret değil. Elbette ki, iyi bir lider olabilmek için empati kurabilmek, çalışkan ve ileri görüşlü olmak şart. Ancak bunun yanı sıra nörobilime göre de iyi bir lider olmanın bazı şartları var. Sinir sisteminin araştırılmasına yönelik bir bilim dalı olan nörobilime göre, iyi bir lider olabilmek için kişide belirli yeteneklerin olması gerekiyor.
MIT Sloan School of Management’de bir nörobilimci, yönetici koçu ve öğretim görevlisi Tara Swart liderlik üzerine çalışmalar yaptı. Swart, etkili bir lider olmak için hangi özelliklere sahip olması gerektiğini araştırdı. Swart’ın hazırladığı çalışma ile iyi bir liderin özellikleri ve bu özellikleri ortaya çıktı. Swart araştırmasını şöyle özetledi;
“Optimize edilmiş düşünme süreci sağlıklı bir beyin gerektirir ve bunun için “uyu-ye-sıvı al-egzersiz yap” formülünü uygulamalısınız”. Yetersiz ve kalitesiz uykunun özellikle zararlı olduğunu söyleyen Swart “Kötü bir geceden sonra IQ’nuz yüzde 5 veya daha fazla düşebilir.”
Tara Swart’a göre iyi bir lider olabilmek için gereken 4 süper beyin hareketi ise şunlar;
1. Nöroplastisite
Tara Swart, hayatımızda yaşadığımız her şeyin beyni etkilediğini ve beynin davranışlarını şekillendirdiğini söylüyor. Ancak bu davranış ve alışkanlıkların hepsi bizim lehimize olmayabilir. Liderler, arzu edilen yeni davranışlara odaklanarak yeni yollar oluşturmak için beyinlerinin kimyasal, hormonal ve fiziksel kaynaklarını yönlendirebilirler. Bu arada da eski alışkanlıklar, kullanılmadıkları için yok olurlar. Öğrenme (özellikle bir dil veya müzik aleti gibi yoğun dikkat isteyen konular) esnekliği beynin esnekliğini arttırmanın en iyi yolu. Swart; “Beyninizin daha önce deneyimlemediği şeylere onu katılmaya zorlanmanız, öğrendiklerinizden ayrı olarak beynin yararınadır” diyor. “Beyin daha esnek hale gelir, bu da duygularınızı düzenleyebilmek, karmaşık sorunları çözmek ve daha yaratıcı düşünmek gibi şeyleri destekler.”
2. Kıvrak ve aktif bir beyin
Kıvrak bir beyne sahip olmak için, kıvrak düşünmelisiniz. Beynin kıvraklığı ve aktifliği farklı düşünme biçimleri arasında kusursuz bir şekilde geçiş yapabilme yeteneğidir. Mantıksaldan sezgisel olana, yaratıcı olandan akılcı olana… Aktif ve kıvrak bir beyin girişimciler için özellikle önemli olabilir. Swart, “Beynin farklı şekillerde düşünmesi veya farklı fikirleri özümsemesi, trendleri görmeniz, değiştirebilmeniz, beyin gelişiminin önünde olmanızın daha olası olduğu anlamına gelir” diyor.
Aynı anda birkaç düşünme modunu kullanmaya çalışan çoklu-görev insanları genellikle hepsinde daha az iyi olurlar. Tara Swart ise problemler üzerinde daha detaylı ve farklı açılardan düşünmeyi, yani farklı bakış açılarına sahip olmayı öneriyor. Bir liderin çözüm odaklı olması gerektiğini düşünürsek, aslında olaylara farklı açılardan bakabilme yeteneği bu noktada büyük önem taşıyor.
3. Üstün ve egemen bir zihin
Durağan bir zihni olan insanlar, zeka ve yetenek gibi özelliklerin yerleştiğine inanırlar. Ancak gelişen bir zihne sahip olan insanlar ise, kendi zekalarını ve yeteneklerini devamlı olarak geliştirebileceklerini düşünürler. Durağan bir zihni olan ve tek perspektiften bakabilen insanlar hep aynı yeteneklerini kullandıkları için kendilerini geliştiremezler. Ancak kendini geliştirmek isteyenler yenilik ve ilerlemeye odaklanır. Bu da bir lider için son derece önemlidir. Çünkü lider ekibinin düşünce olarak arkasında kalmamalı ve her daim kendini geliştirmelidir.
4. Sadelik
Hiperaktif bir dünya, sınırlı beyinlere imkansız talepler getirir. Stres yükselir, karar verme gücü azalır. Swart, liderlerin, streslerini azaltmalarının için anlık olarak bedenlerine, nefeslerine ve düşüncelerine odaklanmaları gerektiğini söylüyor. Ayrıca, çok önemli olmayan şeyler üstünde fazla düşünülmemesi gerektiğini de vurguluyor. Örneğin, bir gün önceden ne giyeceğini düşünmek gibi. Mümkün olduğunca sade ve gerekli şeyleri düşünmenin liderlerin stresini azaltacağını belirtiyor.
Kendi beyin fonksiyonlarını nasıl geliştireceğini bilen liderler bu dersleri şirketlerine uygulayabilirler. Örneğin, çapraz fonksiyonel çalışma programları oluşturarak, çalışanların yeni nöro-yollar oluşturmasına ve beyin esnekliğini geliştirmelerine yardımcı olurlar.
Liderler, korku ve stresi iş yerinden uzaklaştırmak ve güven geliştirmek için beyin hakkındaki anlayışlarını da kullanabilirler. Stres, düşünmeyi ve duyguları kontrol etme yeteneğini olumsuz etkileyen beyindeki kortizolü yükseltir.
Yönetici Değil Lider Olabilmek