Koronavirüs sebebiyle aylardır günümüzün tamamını evde geçirmeye başladık. İlk haftalar evde olmaya uyum süreci derken bir süre sonra günlük rutinlerimizi unutur olduk. Yavaş yavaş ofislere dönmeye hazırlandığımız bu dönemde silkelenip kendimize gelmemiz şart oldu. Eski tempomuzu yakalayabilmek adına öncelikle sabah rutinlerimizi gözden geçirmeliyiz. Çünkü sabah rutinleriyle, günün ilk saatlerinden en fazla seviyede yararlanmak, tüm günü iyi geçirmenize yarayacaktır. Temiz bir zihinle uyanıp enerjinizi kendinize verirseniz, iş hayatına adaptasyonunuz da o kadar kolay olacaktır.
İşte günün geri kalanında enerjik olabileceğiniz, ofise full motivasyon dönebileceğiniz 6 sabah rutini önerisi;
Birinci Kural Kaliteli ve Yeterli Uyku Almak
Pozitif uyanmanın ilk adımı iyi uyku.Gece boyu yaşadığımız doğal detoks süreci ve açlıktan sonra içini yıkamak ve hydrate etmek açısından güne büyük bir bardak su ile başlamak da çok önemli. 250 ml suyunuzun içerisine eğer mide rahatsızlığınız yoksa çok ufak limon da sıkabilirsiniz. Güne yeter ki uyarıcı içerikli, yani mesela şekerli herhangi bir şey ile başlamayın da günün ortasında baygınlık geçirecek gibi olmayın.
Dijital Detoks İle Güne Başlayın
Yataktan kalkar kalkmaz o telefonu elinize almayın. Gelecek kötü haberleri rutinlerinizi tamamladıktan sonraki zaman dilimine bırakın. Zihninizi görsellere boğup onu yormayın. Araştırmalar günümüzde bu kadar çok görsele maruz kalmanın dikkat bozukluğu, hatta anksiyete yarattığını bile söylüyorlar. Bunu minimum seviyeye indirmek faydalı olacaktır.
Kişisel Bakımınıza Ufak Bir Zaman Ayırın
Yüzünüzü yıkama, ağız ve diş temizliği, nemlendirme. Parlak bir cilt ve ferah bir nefes kendinizi iyi hissettirecektir.
Sağlam Bir Kahvaltı Yapın
Mümkünse gece en son yemek yediğiniz saat ile ilk öğününüz arasında en azından 12 saat olsun ki sindirimiz dinlenme süresini tamamlayabilsin. Bu bakımdan ilk öğünü geciktirmek iyi olacaktır ancak tabii ki bu sizin hayat ritminize bağlı. Vücudumuz ve beynimiz sabahları maksimum bir enerjiye ihtiyaç duyuyor fakat bu enerjinin sindirim için harcanmasını da hiç iyi karşılamıyor. Güne ağır bir öğün ile başlamak, sindirimi zorlamak her anı daha da ağırlaştıracaktır. Hızlıca bir smoothie ya sağlıklı geleneksel bir kahvaltıyla başlayabilirsiniz. Evden çıkmadan ofiste atıştırmak için yanınıza biraz da kuruyemiş alırsanız tüm gün enerjinizi yüksek tutmuş olursunuz.
Meditasyon, Yoga veya Esneme Hareketlerini İhmal Etmeyin
Kesinlikle günün en temel etabı bu olmalı.Mutlaka bir saat egzersiz yapmak zorunda değilsiniz. Kısa 10 dakikalık bir yoga ya da pilates rutini de olabilir. Yeter ki güne hareket ederek başlayın. Modunuzun değiştiğini göreceksiniz.
Tüm bunları okuyunca “Sabah kaçta işte olmam gerekiyor biliyor musun?” diye düşünebilirsiniz. Sabahlar ne yazık ki çok fazla vakit içermiyor. Uyanıyoruz, mümkünse de uyuyabildiğimiz kadar uyuyoruz ve koşturmaca başlıyor. Ama çevremizi doğru rutinler için bir kurgulayabiliriz.Muhtemelen daha mutlu, güçlü ve topraklanmış hissederiz. Yaşamla bağ kurmak önemli. Günlük her alandaki potansiyelimiz de çok daha fazla olur. Bu düzeni kurarsak, bu rutinlere sahip olursak özellikle bunlar için dikkat etme, düşünme lüksümüz olmadığı zamanlarda da otomatik olarak sırasıyla tıkır tıkır düzenin işlediğini göreceğiz.
En fazla 20 dakikanızı alacak çoğu zaman. Belki hepsini her sabah yapmazsınız. Egzersiz mesela bazen sadece 5 dakika olur, bazen 1 saat ama diğer bir rutin haftanın başka bir gününe kalır. Kendi düzeninizi yaratın. Kodların esiri olmayın. Siz siz olun kendinizi size ait rutinler ve ritüellerle özgürleştirin.
