Dr. Paul Kelley’in yaptığı araştırma sonucunda, insanları erkenden çalışmaya zorlamanın uyku yoksunluğundan dolayı strese ve vücut yorgunluğuna yol açtığını öne sürüyor.
“24 saatlik vücut ritmimizi değiştiremeyiz. Belli bir zamanda kalkmayı öğrenemezsiniz. Vücudunuz güneş ışığına göre ayarlıdır.” açıklamalarında bulunan Dr. Kelley, 9-5 olarak belirlenen mesai saatlerinin insanların fiziksel ve duygusal sistemlerini etkileyerek büyük zararlar verdiğini ve genel performansı düşürdüğü görüşünde.
“Biyolojik saatimiz gün ışığına ve yaşa bağlı olarak değişiyor. Ancak buna karşın çalışma saatlerimiz aynı kalıyor. Bu durum da çeşitli hastalıklara yol açıyor.” diyen Dr. Kelley, mesai saatlerinin vücut saatleriyle uyumsuz olması nedeniyle ‘uyku yoksunu toplumlar’ oluştuğunu belirtti.
Bu konuda yapılacak toplumsal bir değişimin, çalışanların da performanslarında artış yaratacağını belirten Dr. Kelley, “Çalışanlar mesaiye 10’da başlamalı. 55 yaşından itibaren mesaiye 9’da başlayabiliriz. Çalışanların birçoğu uykusuz. Uyku yoksunu bir toplumda yaşıyoruz.” sözlerini dile getirdi.
